Cihan Manoğlu, sorgu biriminde üstün zekâya sahip, kararlarıyla dikkat çeken bir memur olarak öne çıkıyor. Babasının ani ölümünü bir intihar olarak görmek yerine cinayet ihtimali üzerinde duran kahraman, gerçeği ortaya çıkarmak için kendi gözetimli soruşturmasını başlatıyor. Bu süreç, meslektaşı ve sevgilisi olan Savcı Metin Yazıcı ile arasında gerilimi tetikler ve Cihan’ın adalet arayışı, ailesiyle mesleği arasındaki yol ayrımını derinleştirir.
Kişilik yönleri ise dışarıdan sert görünmesine rağmen duygusal kırılganlık barındırıyor. Analitik zekâsı mesleğinde zirveye taşısa da babasının kaybı onu travmalarla yüzleşmeye itiyor; bu mücadele, adalet ile intikam arasındaki ince çizgide ilerliyor.
İzleyici açısından bakıldığında Cihan, toplumsal hafızada güçlü bir kadın karakter olarak görülüyor. Zekâsı ve vazgeçmeme tavrı, sosyal medyada sıkça övgüyle anılıyor; bu karakterin Metin ile olan ilişkisi ise sezonun en çok konuşulan konularından biri oluyor.
Savcı Metin Yazıcı, dizinin erkek başrolü olarak karşımıza çıkıyor. Duygusal bağın da etkilediği bu karakter, kuralcı ve gerçeklere bağlı bir tutumla hareket ediyor. Cihan’ın babasının ölümünü soruştururken kendi kariyerinin en zorlu sınavıyla yüzleşir; bu süreç, onun adalet ile sevdiğini koruma arasındaki dengeyi zorlar.
Kişilik Analizi Metin, soğukkanlı ve analitik bir hukuk oyuncusu olarak öne çıkar. Delillere sıkı sıkıya bağlı kalır; fakat Cihan’a olan bağlılığı bu soğukkanlılığı zaman zaman zayıflatır. Özellikle 2. sezonda bu iç çatışması daha da derinleşir ve doğru olan ile sevdiğini korumak arasındaki seçimler izleyiciyi düşündürür.
Gözünden bakınca, Metin “mantığın sesi” olarak tanımlanır ve Cihan’la yaşadığı gerilimli anlar, dizinin en güçlü yönlerinden biri olarak görülür. Aralarındaki uyum, performansın en beğenilen unsurlarından biridir.
Güven, Cihan’ın kız kardeşlerinden biri olarak ailenin travmatik geçmişinin en belirgin temsilcisi konumunda. Aile içindeki gerilimler ve babalarının şüpheli ölümü, Güven’in duygusal patlamalarına zemin hazırlıyor. Bu yüzden karakter, geçmişin yükünü taşıyan ve şimdiye karşı kırılgan bir figür olarak öne çıkıyor.
İzleyici Gözüyle, Güven’i ailenin en kırılgan ama aynı zamanda en güçlü yanlarını içeren figür olarak görüyor. Melisa Döngel’in duygusal iniş çıkışları, karakterin 2. sezondaki değişimini merakla bekletiyor. Genç yaşında bile yaşadığı travmalarla başa çıkmaya çalışan Güven, hikâyenin dramatik merkezlerinden biri haline geliyor.
Selim, Manoğlu kardeşler arasındaki en içe dönük ve gözlemci rolünde. Ailenin yaşadığı büyük travmayı ve babalarının şüpheli ölümünü sessizce sindirirken, kendi iç çatışmalarını da taşır. Erkek ismi verilen bu kardeşin amacı, acıları içinde saklayıp kardeşlerini bir arada tutmaktır; bu süreçte patlayabilecek duygularını bir araya getirir.
İzleyiciler, Selim’i “ailenin sessiz çığlığı” olarak nitelendirir ve Boncuk Yılmaz’ın bakışlarıyla karakterin tüm acısı yansıtılır. Karakterin derinliği ve gizemi, dizinin atmosferine önemli katkılar sağlar.
Deniz Hamzaoğlu, Sorgu kadrosunda kilit bir figür olarak yer alır. Tecrübeli oyuncunun, Cihan ve Metin’in soruşturmasına sağladığı katkı, dizinin gerçekçilik ve dramatik yoğunluğunu artırır. Tecrübeli bakış açısı ve olgun duruşuyla karakterler arasındaki gerilimi yükselten Hamzaoğlu, sahnelerde güvenilir bir vurgu sağlar.
Deneyimli tiyatro kökenli oyuncu, kariyeri boyunca pek çok önemli projede yer almış ve oyunculuğunun yanı sıra yönetmenlik ve yazarlık yönleriyle de sektörde saygı görmüştür. Sorgu’da canlandırdığı karakter, izleyiciye karakterler arasındaki güç dengelerini sorgulatır ve gerilimi artırır.
Genç oyuncu Oktay Çubuk, Sorgu’nun dinamiklerini zenginleştiren önemli bir figür olarak öne çıkıyor. Kariyerine hızlı bir başlangıç yapan Çubuk, dizideki rolüyle izleyiciye gençliğin enerjisini ve umutlarını yansıtıyor. Önceki rollerde edindiği tecrübeyi, bu projeyle bir araya getirerek izleyiciyi hikayenin içine kolayca çekiyor.
Çubuk’un geçmişi ve eğitimi, oyunculuğunu güçlendiren önemli etkenler arasında. İzleyiciler, onun rolündeki performansını heyecanla takip ediyor ve gelecekteki projeler için umutlu mesajlar paylaşıyor.
Kubilay Tunçer, Sorgu kadrosunda kilit bir figür olarak karşımıza çıkıyor. Hem oyunculuk hem de sihirbazlık alanında geniş bir deneyime sahip olan Tunçer, karakterine koyduğu mesafe ve hesaplı duruşla izleyicinin merakını sürekli canlı tutuyor. Onun rolü, dizinin gerilimli atmosferine entelektüel bir boyut katıyor ve olayların perde arkasını aydınlatmada kritik bir köprü görevi görüyor.
Tunçer’in hayatı ve kariyeri, tiyatro ve sinemada kazandığı ödüllerle dikkat çekiyor. Sorgu’daki performansı ise izleyiciyi, “Bu adam kimin tarafında?” sorusunu sormaya itiyor ve dizinin dinamiklerinde merak uyandırıyor.
Ezgi Tombul, Sorgu’nun yardımcı oyuncu kadrosunda dikkat çeken genç bir isim olarak öne çıkıyor. Dizideki rolüyle hikayenin kilit anlarında yer alması, onun performansını izleyenleri meraklandırıyor. Tombul’un geçmişteki çalışmaları, onun bu projede göstereceği farklı formların habercisi niteliğinde.
Oyunculuk eğitimi dikkat çekici olan Tombul, genç yaşına rağmen geniş bir dizi deneyimine sahip. Sorgu’da sergilediği performans, kariyerinin sonraki adımları için umut verici bir işaret olarak değerlendiriliyor.
Asu Lal Burnak, Sorgu’da genç yaşına rağmen ağır bir rol üstlenerek dikkat çekiyor. Burnak’ın performansı, dizinin gerilimli atmosferinde masumiyet ile travmanın bir araya geldiği noktada izleyiciye güçlü bir izlenim bırakıyor. Genç oyuncunun kariyeri, Hekimoğlu ve Kızılcık Şerbeti gibi projelerdeki deneyimlerle şekilleniyor.
Burnak’ın rolü, dizinin ilerleyen bölümlerinde daha da belirginleşmesi beklenen bir karakter olarak öne çıkıyor ve genç yeteneğin ileride daha büyük işlerde kendini göstereceğine dair umutlar artırıyor.