Konstantiniyye’nin fethine artık bir adım kalmıştır. Osmanlı ordusu tuzakları bir bir aşmış, inanç ve kararlılıkla zafere yürümektedir. Sultan Mehmed, son ve etkileyici konuşmasını yaparak hücum emrine hazırlanırken, Akşemseddin’in dile getirdiği kritik bir istek hem Osmanlı cephesinde hem Bizans sarayında dengeleri sarsar. Bu beklenmedik talep, planların yeniden şekillenmesine neden olur.
Sultan Mehmed ise kararlılığından ödün vermez ve herkesi şaşkına çevirecek cesur bir hamle yapar. Bu tehlikeli görevi sadrazamı Çandarlı’ya emanet eder. Ancak Çandarlı, kendini kana susamış bir düşmanın nefesi ensesindeyken bulur ve bu görev uğruna büyük bir bedel ödemeye hazırlanır.
Fetih uğruna verilen şehitler, dökülen terler ve edilen dualar, sonunda tarihin seyrini değiştirecek midir? Sultan Mehmed ve ordusu, İmparator Konstantinos’un acımasız son hamlelerine rağmen hedeflerine ulaşabilecek mi? Yanıtlar, kutlu zaferin gölgesinde saklıdır.
